top of page

LEVİSSİ BİR PORTRE

LEVİSSİ BİR PORTRE


Yirminci yüzyılın uygarlık efsanesinin niteliğini düşündürdü bana Levissi. İlk karşılaşmam 2009, sıcak bir eylül günüydü. İzler gördüm, her yanda insan izleri, insanın yazgısı var mı?


Yıkık duvarların arasında büyümüş incir ağaçları, keresteleri talan edilmiş damsız evler, terkedilmişlik, her şey ters yüz, her şey ters yüz!


İlber Oltaylı der ki: “Biz çok büyük bir deprem geçirdik… Bu depremin adı, Birinci Cihan Harbi’dir. Bu harbin en mühim sonuçlarından birisi ise mübadele olmuştur... Ama nüfus değişimi genelde büyük bir dramdır; yaradır ve izleri kalır. Şu bir gerçektir. 1924 mübadelesi Venizelos tarafından getirildi. ……. Venizelos, giriştiği büyük macerada acı gerçeği görünce bu sefer doğruya döndü ve elindeki mevcut Yunanistan’ı kalabalıklaştırmak için ….. Büyük devletleri de buna ikna etti ve Türkiye de bunu kabul etmek zorunda kaldı. Çünkü bizim artık bazı konularda daha fazla direnecek halimiz yoktu.”(1)

Bir dramdır yaşanan. Sırtında bohçasıyla bineceği gemiye doğru yola çıkan yaşlı bir kadın, ölmüş olan eşiyle ilgili eşyaların ve yaşanmış tüm anıların izlerini bıraktığı yuvasını terk ederken, tedirginlik ve korkuyla bilinmeyene doğru bir yolculuk. Ve daha nice öykülerin izleri.


Kayaköy’de Rumlardan kalma 2000’e yakın taş ev, kız ve erkek okulu, çeşmeler, sarnıçlar, dükkânlar, eczane, 2 yel değirmeni, 14 şapel ve 2 büyük kilisenin kalıntısı bulunmaktadı. Kayaköy, nüfus mübadelesine kadar önemli bir sosyo-ekonomik faaliyetin olduğu yerlerdendir. Çünkü 1912 yılında 6500 kişilik nüfusa ulaştığı bilinen köy, kilise, eczane, hastane ve hekimleri, okulları, postanesi ve zanaat atölyeleri ile yörenin en büyük sosyal ve ticaret merkezi konumundaydı. Bu nedenle halkın gelir seviyesi çok yüksekti.(2)


Makri’de(Fethiye) Müslüman, Ortodoks Hristiyan, Yahudi karışık bir nüfus yaşarken, Bugünün Kayaköy’ünde yer alan Levissi mahallesinde Ortodokslar yaşardı. O günlerde Levissi, Makri’den daha kalabalıktır.


Mübadele bir acıdır. Kendilerine sorulmadan, bir anlaşma sonucu topraklarından sürülen insanların dramıdır. Levissi’den Makri Limanına doğru yola çıkan insanlar, vatanlarında kalmak için çabalarlarsa da değişen bir şey olmaz. Sonuçta mübadele sonucu 1.200.000 Ortodoks Yunanistan’a gider ve 500.000 Müslüman Türkiye’ye gelir.


Azra Erhat’ın dedesi de mübadildir. Söyle yazar Erhat; “Yunanistan kıtasından Anadolu'ya, Anadolu'dan Yunanistan'a ne çok göç olmuştur dünyamız var olalı… Bu dramı İstiklâl Savaşından sonra biz de yaşamadık mı? "Mübadil", "gayrımübadil" sözcüklerinin gevelendiği bir ailede geçmişti benim ilk çocukluğum, Selanik'te koca bir apartmana karşılık dedemin Büyükada'da bir ev bile alamadan kahrından öldüğünü anımsarım.”(3)


Mübadele sürecinde Yunanistan’dan gelen mübadiller yerleştirilir köye, fakat bölgenin koşullarında alışageldikleri yaşamlarını sürdüremedikleri için evler bir yıl içinde terk edilir, başka yerlere göçerler. Alt üst edilmiş yaşamlar kök verebilecekleri toprakları arar.


Yaklaşık yüzyıl sonra, bugün, hava koşulları, talan, deprem gibi etkenler sonucu çıplak duvarları ile Levissi, zorunlu göçün yontusu gibi. Ruhunu kaybeden duvarların sessizliğinde kayboluyorsunuz.

İki pencereli kiremit rengi küçük bir evden kalanları gördüm, bir zamanlar camın arkasında oturan insanların hayallerini düşündüm. Başka bir yerde kısmen yıkılmış evlerin iç duvarlarında renklerin hüzünlü müziği. Renklerde düşlerin, duyguların izleri.


Eskilerde bir ailenin yürüdüğü taş döşeli yollar, şapeller, kiliselerin duvarlarında duaların yankıları, damları yok olmuş duvarların o çırılçıplak terkedilmişliği. Pencereden uzanan bir incir ağacının, bir zamanlar o pencerelerden sokağı seyreden çocukların hüzünlü öyküsünü canlandırır imgeleminizde.

Bir şarkının sözleri çınlıyor kulaklarımda, ”eskidendi, çook , çok eskiden”.


Yaşam bir düş, damlaların öyküsü… Denizden bir parça, denizde anlam bulan bir damlanın rüzgarla, güneşle, koşullarla savaşı; yaşam damla olur, buhar olur, yağmur olur… Yeninin olmadığı bir gerçeklik içinde akar gider.



Selahattin Nemlioğlu


(1) https://www.hurriyet.com.tr/yazarlar/ilber-ortayli/her-mubadele-bir-yaradir-izi-kalir-40568075

(2) Marmara Coğrafya Dergisi Sayı: 22, Temmuz - 2010, S. 363 – 387 Güneybatı Anadolu’da Terkedilen Bir Yerleşim Merkezi: Kayaköy (Fethiye), Yrd. Doç. Dr. Recep Bozyiğit, Dr. Tahsin Tapur

(3) Hesiodos Eseri Ve Kaynakları, Sabahattin Eyuboğlu, Azra Erhat, Türk Tarih Kurumu, 1977

bottom of page